Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
Ben daha 7 yaşındayken 12 Eylül sabahı radyolardan duyduğumuz haberlerde dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren hükümete el koyduklarını ve darbe yaptıklarını duyurmuştu.
ŞİMDİ İSE ERDOĞAN DARBESİ…
O dönem yapılan askeri bir darbeydi siyasete karşı. O tarihte halkın karşı koyabilecek direnişçi ve örgütlü bir gücü zayıftı. Ama bugün şartlar farklı, çünkü Erdoğan ve hükümetinin karşısında güçlü bir şekilde gelişen halkların hareketi ve direnişi görünüyor.
HALK HAREKETİ GİDEREK BÜYÜYOR
Türkiye’de ‘Gezi Direnişi’ ile başlayan ve giderek güçlü bir halk hareketine dönüşen mücadele son bu günlerde iradesini ortaya koymuş durumda.
İşte Erdoğan ve hükümeti; bilinçli, örgütlü, iradeli bir zeminde gelişen ve giderek haksızlıklara karşı baş kaldıran bu nitelikli ‘Halkların Hareketi’nden korktuğu için darbe niteliğinde yasaklara sarılıyor. Sokağa çıkma yasağı uyguluyor. Bu bilinçle gelişen halk hareketi Erdoğan’a yenilmeyecek ve hatta onu yenebilecek bir duruş ve dirayeti sergilediği bariz bir şekilde ortadadır.
KOBANÊ’YE VERİLEN HALK DESTEĞİNİ HAZM EDEMDEDİ
24 günden beri barbarca Rojava’nın Kobanê kentine saldıran insanlık düşmanı IŞİD çetelerine karşı direnen ve on binler halinde sınıra akın eden insanlık savunucuları Türkiye halklarının YPG’ye verdiği desteği hazmedemeyenler köşeye sıkıştığı için halka saldırmaya yönelik emirler veriyor, verilen onurlu mücadeleden uzaklaştırmak için.
EMRİ SAHİPLERİNİ PSİKOLOJİK KORKU SARDI
Erdoğan ve hükümetinin bu tavrını benimsemeyen Türkiye halkları nihayetine elini vicdanına bırakarak Kobanê için ülkenin dört bir yanında YPG’nin direnişine destek olmak için sokaklara akın etti. İşte Türkiye’yi yöneten hükümetine karın sancısı olan da halkın zulme karşı olan direnişidir. Bazı kentlerde başlayan sokağa çıkma yasağı da egemen güçlerin psikolojisini bozduğu açık bir şekilde görünüyor.
HER YERDE DİRENİŞ VE ÖLÜMLER
Ülke genelinde başlayan direnişin Türkiye’de yaşayan halkların haksızlığa karşı sergilediği duyarlılığını ‘Gezi Direnişi’nin ruhunu arttırarak bir kez daha ortaya koymuştur. Halk, gösterdiği direnişle Kobanê’nin sahipsiz olmadığı mesajını verdiği için egemen güçleri rahatsız etmiştir.
Bu temelde inancını yitirmeden direnen halk insanlık için bir kez daha gencecik evlatlarını toprağa gönderdi ne yazık ki. Batman’da da bir gencimiz yaşamını yitirdi daha hayatının baharında yaşanan olaylarda. Çok sayıda kişi yaralandı ve gözaltına alındı. Kent savaş alanına çevrildi ve Batman neredeyse yerle bir oldu. Uygulanan sokağa çıkma yasağında halk resmen evlere hapsedildi.
HDP VE HÜDA-PAR DAHA DUYARLI OLMALI
2 gün boyunca kent merkezinde mahallelerde yaşanan çatışmalarda bir kişi hayatını kaybetti ve yaralananlar oldu. Bu konuda HDP ve HÜDA – PAR yetkililerinin kendi tabanlarına duyarlılık çağrısında bulunması gerektiğine inanıyoruz. Aksi taktirde durum ileriki aşamalarda daha da vahim bir hale gelebilir. Her iki partinin de provokasyona izin vermemesi gerekir. Birilerinin ortalığı karıştırmasının önüne geçmeleri kaçınılmazdır. HDP ve HÜDA – PAR tabanı arasında yaşanacak çatışmalar şüphesiz Kürt’leri karşı karşıya getirecektir. Bu bağlamda yaşanacak olumsuzluklar egemenlerin işine geleceği gibi Kürt’lere zarar verecektir. Bu anlamda her iki partinin de yetkililerine önemli görevler düşmektedir. Aksi durumda önümüzdeki süreç Batman’ın durumu hiç de parlak görünmüyor.
