Lütfen bekleyin..

ŞEMMOPIF

Domuz jelatini tüketmediğimizi kim garanti edebilir?

09 Eylül 2015, 17:52 - Okunma: 2112

Biz söylerken suç oluyor ama ne yazık ki bu kez biz değil Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin konuştu. 

Adamın ağzından adeta bal damlıyor diyebiliriz!

Hileli gıdalardan bahsetmek istiyorum. 

Şimdi ucuz diye biz gerçekten hileli gıda mı tüketiyoruz?

Bunların hiç mi denetimi yapılmıyor! 

Yada bu gıdalar sadece bizlere mi gönderiliyor?

İnsanın aklına bin bir türlü soru geliyor. 

Şekerlemelerin içine domuz jelatini (jelâtinin hammadde kaynağı domuz derisidir) tekstil boyası ve hayvan yemi katıldığını, kuru üzümleri haşerelerden korumak için kurutulmadan önce mazota batırıldığını öğreniyoruz. 

Şaşırmadım desem yalan olmaz.

Gerçekten de gıda sektörüyle meşgul olan ve insan olanlar bu türdeki hilelere başvurmaz. Ne yazık ki oluyor. Bunlar insanlıktan nasibini almamış kişilerdir.

2015 yılı başından bu yana yapılan çalışmalarda "Hileli Gıda Raporu"nu hazırlayan Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) gıda terörünün, çok can aldığını ifade ediyor. Gıda terörünün hem ekonomiyi hem de halk sağlığını kemirdiğini söyleyen Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin, Türkiye'de gıda sektöründe toplam 400 bin civarında işletme bulunduğunu, kayıtlı işletme sayısının ise bunun yaklaşık 10'da 1'i düzeyinde olduğunu kaydetti. 

Bu ne oluyor 400 bin civarında gıda işletmesi var. Birçok gıda sektörü kayıtsız olduğundan dolayı denetlenemiyor. Yani 400 bin gıda işletmesinin onda biri ne demek sadece 40 bin kayıtlı sektör anlamına geliyor. Geriye kalan 360 bin gıda sektörü kayıtsız yani merdiven altı anlamına geliyor.

Anlayacağınız dar gelirli vatandaşlar ucuz gıdayı aldığında sağlıkları da bozuluyor. Parası olanlar da kaliteli malları tüketiyor.

Yetkin, Türkiye'de gıda denetimlerinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve yerel yönetimler tarafından yapıldığına dikkati çekerek, bu denetimlerin kısıtlı sayıda denetçi ile kayıtlı işletmelere yönelik yapıldığının altını çizdi. Bakanlıktan aldıkları bilgilere göre, bu yılın ilk 6 ayında 335 bin 68 denetim gerçekleştirildiğini dile getiren Yetkin, bu denetlemelerin dağılımına bakıldığında, süt ve süt ürünleri üreten işletmelere 8 bin 649, et ve et ürünleri üreten işletmelere 2 bin 531, ekmek ve ekmek çeşitleri üreten işletmelere 16 bin 834 denetim ve unlu mamuller üreten işletmelere 9 bin 620, şekerleme üreten işletmelere 872, pastacılık ürünleri üreten işletmelere 8 bin 540 denetim gerçekleştirildiğini kaydetti. Denetlenen 335 bin 68 işletmeden 5 bin 375'ine idari para cezası uygulandığının altını çizen Yetkin, 49 firma hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, kesilen idari para cezasının toplam tutarı ise 27 milyon 580 bin 326 lira olduğunu bildirdi. Bu yıl içerisinde kamuoyuna ifşa edilen ürünlerin arasında et ve süt ürünleri, takviye edici gıdalar, zeytinyağı, bal, alkolsüz ve alkollü içecekler, kahve, çikolata ve tahinin yer aldığına dikkati çeken Yetkin, "Örneğin, köftede at eti, Adana kebapta kanatlı eti, kıymada sakatat, sucukta da deri dokusu tespit edilmiş. Bu arada şifa niyetine satılan bitkisel macun ve bitkisel gıda takviyelerinin içerisinde sıklıkla ilaç etkin maddesi Sildenafil'e rastlanmış" ifadelerini kullandı.
Yetkin, yaptıkları araştırma sonucu en sık rastlanan hileli gıda üretme yöntemlerini şöyle sıraladı:

- Yüzde 100 dana eti diye satılan sucuklarda at, eşek ve kanatlı eti uzun soyulmuş sosise kanatlı eti, yabancı doku ve iç organ katılıyor

- Sucuk, salam imalatında kullanılan sarımsak kireç suyunda soyuluyor

- Tereyağa bitkisel yağ karıştırılıyor

- Soya baharatla karıştırılıp sucuk imalatında kullanılıyor. Sucuğun raf ömrünü uzatmak için nitrat katılıyor

- Yoğurda bitkisel yağ ve jelatin karıştırılıyor

- Yoğurt ve ayrana peynir suyu ve nişasta ekleniyor

- Hem UHT sütlere hem de sokak sütlerine su ekleniyor

- Yağlı tulum peynirine bitkisel ve hayvansal yağ ve nişasta katılıyor

- Atık yağ olarak anılan kullanılmış kızartmalık yağ çeşitli gıda maddelerine karıştırılıyor

- Şekere tekstil boyası, yumuşak şekere domuz jelatini ve tekstil boyası katılıyor

- Küp şekeri kalıp haline getirmek için mumsu maddeler kullanılıyor

- Çikolataya hayvan yemi olarak kullanılan soya tozu, margarin, keçi boynuzu tozu, leblebi tozu, kavrulmuş bakliyat tozu, fındık zarı karıştırılıyor

- Tatlılarda Antep fıstığı yerine bezelye ve yeşile boyanmış yer fıstığı kullanılıyor

- İncirler hidrojen peroksitle ağartılıyor. Bozuk, ezik ve kurtlu incirlerden 'incir lokumu' gibi ürünler yapılıyor

- 'Haşerelere karşı önlem' için kuru üzümler kurutulmadan önce mazota bulanıyor

- Tereyağlı diye satılan baklavalara tereyağı aroması ekleniyor

- Süt kremasının yerine, sıvı ve katı formdaki bitkisel yağlar, bitkisel orijinli proteinler ve ithal ucuz süt tozları kullanılıyor

- Baklava şerbetlerinde şeker yerine tatlandırıcı ve mısır glikozu kullanılıyor

- Şekerpancarı pekmezi üzüm pekmezi diye satılıyor

- Helvanın içine beyaz susam yerine Sudan'dan ithal edilen ucuz susam konuluyor

- 'Takoz' diye tabir ettikleri eski dönerlerin üzerine yeniden et konularak satılıyor

- Tavuk döner içine öğütülmüş inek memesi, sakatat parçaları, bağırsak, kıyılmış tavuk derisi ve paça katılıyor.

- Et terbiye edilirken yüzde 2025 oranında su verilip ağırlaştırılıyor

-Et yerine nişasta, tavuk derisi, zar, baharat karışımı kullanılıyor

- Yağ ve kemik külünden lahmacun yapılıyor

- Beyaz et klora batırılıp taze görüntüsü veriliyor

- Kırmızı bibere kiremit tozu, karabibere renk alması için kanserojen boya katılıyor

- Kakaolu fındık kremasında kakao yerine keçiboynuzu tozu ve margarin kullanılıyor

- Zeytinyağına kanola, fındık ve soya yağı karıştırılıyor

- Zeytinler kimyasal boya ile renklendiriliyor

- Bozuk ve kırık yumurtalar pastacılık sektöründe kullanılıyor

- Dökme baharatlar arasına kurutulmuş otsap karıştırılıyor

- Kaçak sigaralarda kullanılan tütünün içine tahta tozu katılıyor

- İçkiye katılan metil alkol zehirliyor ve körlüğe neden olabiliyor

- Şaraplara su ve şeker katılabiliyor

- Reçelin içine az miktarda meyve, bol miktarda şeker şurubu konuluyor

- Dondurmaların içine doğal sahlep yerine suni sahlep, süt yerine su ve süt tozu, meyve yerine yapay meyve boyası katılıyor

- Meyve sularına aroma olarak kimyasal ürünler katılıyor

- Günü geçmiş sütlü tatlılar hazır yemek firmaları aracılığıyla tüketilebiliyor.

Bir yandan bize doğal besinler tüketin, ambalajlı ürünler tüketin, açıkta satılan ürün tüketmeyin deniyor, ürünler bize ambalajlanarak getiriliyor fakat içerisinde ne olduğunu bilmeden tüketiyoruz.
İster kabul edelim ister etmeyelim, toplum için domuz jelatini tüketmediğimizi kim garanti edebilir?

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
2838 gün önce
3307 gün önce
3320 gün önce
3453 gün önce
3483 gün önce
3488 gün önce
3564 gün önce




bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=